Artık kreşlerin hiç bir artısının olmadığını, en azından bizim için öyle (sadece arkadaş edinme hariç) gördüm. O kadar çok kreş gezdim ki parası olan bakkal dükkanı gibi kreş açmış. Ne eğitimden anlıyorlar, ne çocuk bakmaktan. Üstüne bir de dünyanın parasını istiyorlar. Mecbur olmasam inanın çocuğumu kreşe falan vermem. Piyasada o kadar çok okul öncesi malzeme var ki. İnsan hem çocuğuyla birlikte olur hem bir şeyler öğretebilir. Arkadaş için de çözüm basit. Nasıl olsa ikinci çocuğu yapıyorsunuz.Biraz erken olsun. Bundan güzel arkadaş mı olur?
Bakalım zaman bize ne gösterecek...
3 yorum:
Canım,
çocuk büyütmenin zorlukları bunlar. Hepimiz buna benzer bir çok olayla karşılaştık. Zararı en aza indirmeye çalışmaktan başka yapılacak bir şey yok. Kuzucuğun yeni yerinde mutlu olması dileğiyle,
Sevgiyle kal.
Oldukça canın sıkılmış belli ki. Bir de bizi düşün. Buralarda kreş vs. konuları öyle sıkıntılı ki. En başta kendi dilini konuşmayan çocuklarla birarada olmak Duru için zor olacak. Bir de güven meselesi var. Biz de düşünceler içindeyiz kreş konusunda. Evde aktivitemiz, faaliyetimiz bol ama burada dışarısı her daim sıcak olduğundan ve arkadaş sıkıntısından kreş gerekli görünüyor. Bakalım ne yapacağız?
Bu arada Defne kuzusu ne kadar büyümüş, maşallah ona! Özlemişim sizi. Epeydir, yani bu şehire geldik geleli uzak kalmıştım blogumdan, sizden. Şimdi geriye dönük okuyasım var yazdıklarını. Tam da Duru uyuyorken :).
Öperim ikinizi de.
Teşekkür ederim Bülbülün yeri haklısın. Kim bilir daha nelerle karşılaşacağız. Sevgiler...
Defneciğim hoş geldin. Sonunda... Sizden haber almak çok güzel.Durucuk nasıl hemen bloğuna gidiyorum.
Canım sizin açınızdan bakınca gerçekten zor bir durum. Zaten kreşelerin tek olumlu yanı arkadaş edinmesi olarak düşünüyorum. Sadece çocuklar değilde öğretmenler Türkçe biliyor mu? Duruyu anlayabilecek kadar en azından. Umarım kolay şekilde halledersiniz.
Defne gerçekten büyüdü. Hızına hiçbir şekilde yetişemiyoruz. Pabuç gibi diline de :) Bizde sizi öpüyoruz.
Yorum Gönder