23 Mart 2011 Çarşamba

yaşasın sonunda yazabildim

Oh be!... Herkes gibi bende sonunda derin bir oh çekip bloğuma kavuşmanın sevincini yaşıyorum. Yazmayalı baya uzun bir süre geçti sanırım. 
Bloglara yasak  konulmadan bir kaç hafta öncesinden bu yana bir şey yazmamışım. Hayatımızda çok önmeli bir değişiklik oldu. Hiç ortada yokken ev aldık ve taşındık. Doğal olarak hem iş hem çocuk hem taşınma telaşı derken yazmaya hiç fırsat kalmadı. İnternetimizde zaten birkaç gün önce açıldı. Neyse bu ara iyi geldi bloğumu özledim ve yazacak çok şey birikti.  
Defnem bu aralar iki yaş sendromu mudur nedir yoksa yeni eve taşınmanın verdiği huysuzluk mu anlamadım ama benim kızçe erken yaş ergenlik dönemine girdi diyebilirim. Kızçemi hiç ama hiç tanıyamıyorum. Herşeye ağlayarak tepki veriyor. İnanılmaz bir inatlaşma içerisinde. Ne desem yapmıyor biraz ısrar etsem ağlayıp başka odaya gidiyor. Genelde odasına gidip yatağa kapanıyor. Valla ne yalan söyleyeyim bu duruma biraz gülüyorum. Çok arabeks geliyor. Hülya Koçyiğit misali yani... Zorlu bir dönemdeyiz. Eskisi gibi kitap okumuyor etkinlik yapamıyoruz. Galiba benimde suçum var ev tam düzene girmeyince bende geriliyorum ve bunu Defneye yansıtıyorum. O zaten yeni bir ortama alışmaya çalışıyor. Offff ne bileyim işte en kısa zamanda toparlamaya çalışacağım.
Şimdilik hoşçakalın bir sürü iş beni bekliyor.Hadi bana kolay gelsin.